İyi bilin ki asıl akılsızlar, ancak kendileridir, lâkin (bunu da) bilmezler. Ne zaman onlara, “İnanan kimseler gibi inanın.” dense, “Biz, hiç aklı ermeyenler gibi inanır mıyız?” derler. İyi bilin ki asıl aklı ermeyenler onlardır; fakat bunun ayırdında değiller.
Kimsenin bağlı olduğu aile, kabile, kavim ve ırkla övünme hakkı yoktur. Çünkü insanların hepsi bir erkek ve bir kadından yaratılmıştır. Hiç kimsenin ana ve babasını seçme hakkı da yoktur. Bu bakımdan insanın kendi kazancı olmayan bir şey ile övünmesi veya kınanması doğru değildir.
(Bu münafıklar) müminlerle karşılaştıklarında “(Biz de) iman ettik.” derler. Şeytanları (kafadarları) ile baş başa kaldıklarındaysa “Biz sizinle beraberiz; biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz.” derler.
13. âyetteki لَا يَعْلَمُونَ (lâ ye'lemûn) “bilmezler” ifadesi ise onların bu halleriyle “gerçek bir bilgiye ulaşamayacaklarını ve sürekli zan ve vehimlerine tabi olacaklarını” belirtir.
13: Biz her insanın sevabını ve günahını boynuna doladık; öyle ki, kıyâmet günü önüne, her şeyi açık açık kaydedilmiş bulacağı bir defter çıkaracağız. 14: Ona: “Oku şimdi defterini! Bugün sana hesap görücü olarak kendi nefsin yeter!” diyeceğiz. 15: Artık kim doğru yolu seçerse ancak kendi iyiliği için seçmiş olur.
İyi bilin ki; gerçekten, asıl fesatçılar (sosyal ve siyasal hayatı ve tabiatı bozanlar) kendileridir, ama (bunun) şuurunda değillerdir. Dikkat edin, gerçekte onlar bozgunculardır ama anlamazlar. Aldanmayın, onlar, asıl onlar Allah'ın emrine karşı gelmeleri, isyanları sebebiyle bozguncudurlar.
Biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık; sonra da birbirinizi tanıyasınız diye sizi milletlere ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, en ziyade takvâ sahibi olanınızdır. Allah ise herşeyi bilir, herşeyden haberdardır.
Hucurât sûresinin nüzûl sebebi olarak Temîmoğulları kabilesinden bazı kişilerin Medine'ye gelip Hz. Peygamber ile görüşmek isterken ortaya koydukları kaba tavır gösterilir.
“İman etmediniz. Fakat boyun eğerek İslâm toplumuna girdik, diyebilirsiniz.” de. Henüz iman kalplerinize, kafalarınıza yerleşmedi. Eğer Allah'a ve Rasulüne itaat ederseniz, Kur'ân'ı ve sünneti uygularsanız Allah, amellerinizin sevaplarından hiçbir şey eksiltmeden sizi mükâfatlandırır.
Allah, (bu alaycı tavırlarından ve ürettikleri kötülüklerden dolayı) onları maskaraya (soytarıya) çevirir ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir. Halbuki Allâh ânlar ile eğlenir ve ânları çok zamân tuğyanlarında bırakacakdır. Onlarla Allah alay eder ve taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakır.
Ne Demek
Kat mülkiyeti ne demek
A mı P mi ne demek
5 gün embriyosu ne demek
Ton sür ton ne demek
Kare yaka ne demek
İnşaatta aplikasyon ne demek
0.1 lot ne demek
Açık kasa su arıtma ne demek
Banka cüzdanı ne demek
Enkarne olmak ne demek
Tıp dilinde korelasyon ne demek
Dahili Davalı Ne Demek
Kolalı yaka ne demek
Açık gözlü olmak ne demek
Ruhu Şad Olsun Ne Demek
Çuha bilardo ne demek
Blurlamak ne demek
Eski Türklerde Boz Ne Demek
Kalıcı ne demek TDK
Hâdi ne demek
Gubik ne demek
Solunum asidoz ne demek
Bol kesim kıyafet ne demek
Cevapsız çağrı ne demek
Ucube argoda ne demek
2 iklim aktivisti ne demek
2 1 koltuk ne demek
Ahzab suresi 40. ayet ne demek istiyor
Rüyada cam batması ne demek
Kahve falında denizati görmek ne demek
Denovo ne demek tıp
Vahye ne demek din
Aza kanaat ne demek
Rüyada Beyaz Minibüs Almak Ne Demek
2 2 dubleks ne demek
Yüz somurtmak ne demek
Önermelerde gerektirme ne demektir
Sormadan söylemek ne demek
Sumplu akvaryum ne demek
Evye ne demek