Arapça kökenli bir kelime olarak afaki kelimesi Türkçede 'gereksiz, önemsiz' anlamlar taşımaktadır. Özellikle eski kaynaklı edebi metinlerde sıkça karşılaşılan bir kelime olarak öne çıkıyor.


Afaki ne demek örnek?

Arapça kökenli bir kelime olarak afaki kelimesi Türkçede 'gereksiz, önemsiz' anlamlar taşımaktadır. Özellikle eski kaynaklı edebi metinlerde sıkça karşılaşılan bir kelime olarak öne çıkıyor.

Afak ne anlama gelir?

Belli bir konu üzerine olmayan, dereden tepeden (konuşma): "Biraz afaki sohbetten sonra oradan kalktık."- A. Rasim.

Afaki oldu ne demek?

- Ciddi ve belli bir konu üzerinde olmayan, rastgele, dereden tepeden konuşan şeklinde öne çıkıyor. Bu anlamı kapsamında hem afak hem de afaki kelimeleri değerlendirilebilir.

Afaki kelime anlamı nedir?

Göz rahatsızlıklarından biri olan afaki göz hastalığı, gözlerden birinde ya da her ikisinde birden gözlemlenebilen, göz merceğinin bulunmaması ile karakterize bir sağlık sorunudur.

Afaki kimlere denir?

Arapça kökenli bir kelime olan afak kelimesinin anlamı TDK'ye göre, 'ufuklar' anlamına gelir. Afak kelimesinden türeyen afaki kelimesi ise ciddi ve belli bir konu üzerinde olmayan, rastgele, tepeden konuşan şeklinde anlamı vardır.

Afaki delil ne demek?

FIKIH. Mîkāt sınırları dışında oturan kimseler için kullanılan terim.

Afak hangi köken?

İnsanın kâinat içindeki her bir varlıkta gördüğü delillere “afakî”, yani “harici/dışsal”; kendi şahsında aklen, vicdanen gördüğü ve hissettiği delillere ise, “enfüsî”, yani “dahili/içsel” delil denir.

Afaki ne demek hukuk?

Arapça Afḳ kökünden gelen āfāḳ آفاق “1. ufuklar, evren, dünya, 2. felsefede enfüs zıddı, dış dünya, objektif alem” sözcüğünden +ī ekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Arapça ufḳ افق “ufuk” sözcüğünün afˁāl vezninde çoğuludur.

Afaki ne demek tasavvuf?

Afakî hüsnüniyet esası, hayatın gös terdiği tenevvü karşısında kanun vazıının bütün hâdiseleri önceden görerek bir hükme bağlamasına imkân olmadığının idrak edilmiş bulunmasına dayanmaktadır.

Afaki deger ne demek?

Mîkâtın dışında kalan belde ve ülkelerde oturanlara “âfâkî” denir. Âfâkîlerden, hac veya umre yapmak maksadıyla Hicaz'a gidenler için geldiği bölge veya ülkeye göre ihrama girme yerleri bizzat Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından belirlenmiştir.

Diğer Ne Demek Yazıları